İşçinin ücretinin ödenmemesi, iş yaşamında karşılaşılan en büyük sorunlardan birisidir. İşçinin ücreti, bazen eksik veya geç ödenmekte bazen ise hiç ödenmemektedir. İşçi, yasal haklarından haberdar olmadığı için veya işini kaybetmekten korktuğu için çoğunlukla bu duruma sessiz kalmaktadır. Ancak işçinin ücretinin ödenmemesi, işçinin ücretinin geç ödenmesi veya eksik ödenmesi halinde sessiz kalmak, işçinin yapacağı en büyük yanlıştır.
İşçinin ücretinin ödenmemesi halinde haklarının neler olduğunu açıklamadan önce ‘ücret’ kavramını tanımlamamız faydalı olacaktır. 4857 sayılı İş Kanunu m.32’ye göre; bir kimseye bir iş karşılığında işveren ya da üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutardır. Ücretin en geç ayda 1 ödeneceği aynı madde ile hükme bağlanmıştır. İşçinin ücretinin ödenmemesi, günümüzde sıklıkla karşılaşılan sorunlardan birisidir. Ancak bu konuda işçiler ne kadar bilgi sahibi ve bilinçli olurlarsa ücretlerini almaları o kadar hızlı olacaktır.
Ücreti Ödenmeyen İşçinin Hakları
İşçinin ücretinin ödenmemesiyle ilgili olarak en sık sorulan sorulardan birisi; “Maaşın geç ödenmesi haklı fesih sebebi midir?” sorusudur. Bu soruya net ve kesin bir şekilde ‘evet’ yanıtını vermemiz mümkündür. İşçinin ücretinin ödenmemesi konusu, İş Kanunu m.24’te “İşçinin haklı nedenle derhal fesih hakkı” başlığı altında açıkça düzenlenmiştir. İlgili madde hükmüne göre; işveren tarafından işçinin ücreti kanun hükümleri ya da sözleşme şartlarına uygun hesap edilmezse veya ödenmezse işçi, iş sözleşmesini feshedebilir. İş sözleşmesinin belirsiz veya belirli süreli olması ücreti ödenmeyen işçinin feshinde bir önem taşımaz.
Ücreti ödenmeyen işçi, bu sebeple iş akdini feshedecekse ihbar sürelerine uyma yükümlülüğü yoktur. İş Kanunu m.34’te yer alan hüküm çerçevesinde işçinin ücretinin ödenmemesi gerekçesiyle işçi, iş görme borcunu yerine getirmekten kaçınabilir. Ancak bunun için ücret ödeme gününün üzerinden 20 gün geçmiş olması ve mücbir bir sebep olmaksızın ücretin ödenmemiş olması gerekir.
İşçinin ücretinin ödenmemesi halinde ödeme gününden hemen bir gün sonra değil; kanunda belirtildiği gibi 20 gün sonra iş akdinin feshedilmesi daha doğru olacaktır. Özellikle bir işyerinde uzun dönem çalışmış ve her ay ücretini vaktinde alan işçi açısından bu daha önemlidir. Aksi halde işçinin ücretinin ödenmemesi sebebiyle gerçekleştirilen fesih haklı olmayacaktır. Nitekim Yargıtay’ın da bu yönde kararları mevcuttur.
İşçinin Ücretinin Ödenmemesi Halinde İş Sözleşmesi Nasıl Feshedilir?
Ücreti ödenmeyen işçi, iş sözleşmesini feshetmek istiyorsa bunu noter aracılığıyla ihtarname göndererek gerçekleştirmelidir. İşçi avukatı tarafından hazırlanmasını şiddetle tavsiye ettiğimiz işçi alacağı ihtarnamesi ile hem iş akdi feshedilecek hem de işçi alacaklarının ödenmesi için işverene süre verilecektir.
İşverene verilen süre içinde işçinin ücretini ödenmezse, işçi alacağı davası açılması mümkün olacaktır. Ancak yapılan yeni düzenleme ile işçi alacaklarının tahsili için öncelikle arabulucuya başvurmak zorunlu hale getirilmiştir. Arabulucuya başvuru dava şartıdır. Arabulucuya başvurmadan işçinin ücretinin ödenmemesi nedeniyle alacak davası açıldığı takdirde dava, usulden reddedilecektir. Arabuluculuk ile ilgili detaylı bilgi için “Arabuluculuk nedir?” adlı yazımızı okuyabilirsiniz.
İşçinin ücretinin ödenmemesi sebebiyle gerçekleşecek arabuluculuk görüşmesi neticesinde işçi ve işveren arasında uzlaşma sağlanamazsa somut olayın özelliklerine uygun işçi alacak davası dilekçesi yazılmalı ve dava açılmalıdır. İşçi alacak davası, başından sonuna kadar titizlik ve tecrübeyi gerektiren bir davadır. Dava esnasında alınacak bilirkişi raporuna itiraz, dava dilekçesindeki talepler, süreler, ıslah ve birçok konu, işçi alacak davasında karşımıza çıkmaktadır. Bu nedenle davanın mutlaka iş hukuku avukatı tarafından yürütülmesi gerekmektedir. Aksi takdirde maddi kayıplar yaşanacak ve bunların telafisi mümkün olmayacaktır.
Hangi Ücretlerin Ödenmemesi Halinde İş Sözleşmesi Feshedilebilir?
Ücretin eksik ödenmesi veya işçinin ücretinin ödenmemesi dendiği zaman akla gelen sorulardan birisi de nelerin ‘ücret’ kapsamında değerlendirileceğidir. Bu noktada ücret kavramını geniş yorumlamamız gerekmektedir. Yani yalnızca 1 ay için alınan ‘maaş’ değil; diğer alacaklar da ücret olarak nitelendirilecektir. Örneğin; fazla çalışma ücretinin ödenmemesi haklı fesih nedeni oluşturmaktadır. Eğer varsa hafta tatili ücreti, ulusal ve genel bayram tatili ücreti de ‘ücret’ kapsamında değerlendirilecektir.
İşçinin ücretinin ödenmemesi, en sık karşılaşılan ve bu sebeple iş hukukunda önemle yere sahip konular arasında yer almaktadır. Ücreti ödenmeyen işçilere tavsiyemiz hiç zaman kaybetmeden hukuki destek almaları ve bir an önce haklarını elde etmek için işlemlere başlamalarıdır.
iyi günler Ayşegül Hanım,
Ben özel bir hastanede hemşire olarak çalışıyordum.7 ay hiç bir sorun olmadan maaşımı aldım daha sonra hastanenin yönetimsel sorunlarından dolayı hastane yöneticileri mahkeme sürecine girdi.Ve hastane mayıs haziran ayında maaş ödemedi.Ben temmuzun 23 üne kadar çalışıp 24 temmuz ihtar çekerek işten ayrıldım.Şimdi hastane ihtar çeken diğer çalışanlarla uzlaşma yoluna gidiyor.Arabulucu aracalığla uzlaşmaya gideceğim fakat onların önerdiği arabulucuyla olacağı için ben gitmeden bilgi sahibi olmak amacıyla adliyedeki arabulucuk börusundan bilgi aldım.Bana alacağım parayı hesaplayıp uzlaşmaya gitmemin daha iyi olacağını söylediler.Ben hastaneden gidip maaş bordrosunu çıkarttım ama nerede ve nasıl hesaplatmam gerektiğini bilemiyorum.Bu konuda bana yardımcı olabilir misiniz?
Şimdiden teşekkürler
Merhaba Zuhal Hanım,
Maaş bordrolarınızı ve ilgili evrakları mail yoluyla bize iletebilir; konuyla alakalı olarak hukuki danışmanlık alabilirsiniz.
Saygılarımızla.